DEVAM: 174-175.
Oturarak Namaz Kılmak
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
يُونُسَ
حَدَّثَنَا
زُهَيْرٌ
حَدَّثَنَا
هِشَامُ بْنُ
عُرْوَةَ
عَنْ
عُرْوَةَ عَنْ
عَائِشَةَ
قَالَتْ مَا
رَأَيْتُ رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
يَقْرَأُ فِي
شَيْءٍ مِنْ
صَلَاةِ
اللَّيْلِ
جَالِسًا
قَطُّ حَتَّى
دَخَلَ فِي
السِّنِّ
فَكَانَ
يَجْلِسُ
فِيهَا فَيَقْرَأُ
حَتَّى إِذَا
بَقِيَ
أَرْبَعُونَ أَوْ
ثَلَاثُونَ
آيَةً قَامَ
فَقَرَأَهَا ثُمَّ
سَجَدَ
Âişe (r.a)'dan; demiştir
ki: Rasûlullah (s.a.v.), yaşlanıncaya kadar gece namazında oturarak birşey
okurken görmedim. (Yaşlanınca) okuyacağı sureden otuz kırk âyet kalıncaya kadar
oturarak okur, sonra kalkar kalanını tamamlar ve (rükünu), secdesini yapardı.
Diğer tahric: Buhârî,
teheccud; Müslim, musâfirîn, îbn Mâce, ikâme
AÇIKLAMA:
Hadisi şerifin
Buhârî'deki bir rivayeti "...Rüku yapmak istediğinde kalkar, otuz kırk
âyet kadar okur, sonra da rükû yapardı" şeklindedir. Bu ve Ebû Davud'un
bundan sonraki rivayeti, açıklamakta olduğumuz rivayetteki (sonra secde ederdi)
cümlesinden maksadın, rükû' veya hadis-i şerifde bir hazfın olduğunu, sözün
tamamının
"sonra rükû' ve
secde ederdi" biçiminde olması gerektiğini gösterir.
Bu hadis, bir rekâtın
yarısını oturarak yarısını da ayakta kılmanın caiz olduğuna delildir. Mâlik,
Şafiî, Ebû Hanife ve ulemânın çoğunluğu bu görüştedir. Bunlara göre, önce
oturup sonra ayağa kalkma veya aksi eşittir.
imam Nevevî,
"Kâdî, Ebû Yusuf ve Muhammed'den kıyamdan sonra oturmanın mekruh olduğunu nakletmiştir.
Önce kıyama niyet etse sonra da otursa bu hem bize hem de cumhura göre caizdir.
Mâlikîlerden İbn Kasım bunu caiz görmüş, Eşheb ise kabul etmemiştir" der.